28 Ekim 2013 Pazartesi

Aslanpençesi (Alchemilla)


Latince ismi Alchemilla olan aslanpençesi, gülgiller familyasından, Afrika, Avrupa ile Asya ' da başta dağlık yerlerde yetişebilen bir bitki türüdür. Büyüklüğü ot ile çalı arasında bulunan, dere kıyıları ile ormanlık alanlarda da yetişebilen, çok senelik, yabani otsu bir bitki türü olan aslanpençesi, Avrupa ' da toplum ilacı olarak bitkisel tedavi yöntemi olarak kullanılmıştır. Kökü genişçe, daireye benzer bir şekli bulunan, kenarları dişli ile Yaprak kısmı yeşil renge sahip olan aslanpençesi bitkisinin çiçekleri, yaz mevsiminde açar. Bilhassa kadın rahatsızlıklarına karşı eski zamanlardan beri doğal tedavi amacıyla yararlanılan şifalı bitkiler içinde yer almıştır.

                Aslanpençesi Yararları
• Adet döneminin zor, ağrılı hemde fazla olmasını önleyerek, bu dönemin rahat geçmesini sağlar,
• Düzensiz adet bulunan hemde adeti geciken kişilere tavsiye edilir. Adet dönemini düzene sokar, gecikmeleri engeller,
• Hamileliği basitleştirir, düşük ihtimalini engellemek amacıyla gebeliğin üçüncü ayından sonra her gün aslanpençesi içilmesi tavsiye edilir,
• Menopoz dönemindeki sıkıntıları azaltır, ateş basmaları, gerginlik ile terleme üstünde ferahlatıcı etmeni bulunmaktadır,
• Şekeri düşürür,
• Vücuda enerji ile zindelik verir,
• Göz rahatsızlıkları amacıyla yararlıdır,
• Romatizmaya faydalı gelir,
• Karaciğer şişliğinde kullanılmaktadır,
• Mide kasılmaları amacıyla ferahlatıcı etmeni bulunur,
• Damar sertliği problemleri maksadıyla yararlıdır,
• Sinirsel rahatsızlıklarda, gerginlik ile stres kaynaklı yorgunluklarda ferahlatıcı tesiri bulunmaktadır,
• Haricen tüketildiğinde deri yaralarının tedavi olmasına yardım eder, arı sokmaları, haşarat ısırıkları ile kesikler üstünde tedavi edici etmeni bulunmaktadır,
• Aslanpençesi toplattırıcı etkisi de bulunan bir bitki türüdür. İhmal edilmiş çıbanlarda, apseli yaralarda, su toplayıcı ilaç olarak kullanılmaktadır,
• Doğumları zor olan hanımlar için hemde düşük yapma riski olanlarda, bebeğin rahimdeki durumunu sağlamlaştırmak amacıyla faydalıdır,
• Vajinal akıntıların tedavisinde kullanılmaktadır,
• İltihaplı yaralar üstünde tedavi edici tesiri bulunmaktadır,
• Kalbi kuvvetlendirir,
• Kas zayıflığı ile Anemi durumlarında kullanılmaktadır,
• Diş çekimi sonrasında meydana gelen yaranın çabuk iyileşmesi amacıyla aslanpençesinin sıvısı ile ağız çalkalanabilir,
• MS hastaları aracılığıyla kullanılmaktadır.


Tüketim şekli olarak, bir su bardağı kaynar suyun içine, ince kıyılmış yarım tatlı kaşığı aslanpençesi atılarak haşlanır, 1 dk. demlendikten sonra süzülerek günde iki ile dört bardak arasında tüketilebilir. Taze demlenmiş olarak ve soğutulmadan içilmesi tavsiye edilir. Yaprak Kısmı ince kıyılmış biçimde salatalara katılarak da çiğ olarak yenebilir. Taze bitki Yaprak kısmı merdane ile ezilerek, hasta olan alana direk uygulama yapılabilir.

25 Ekim 2013 Cuma

Anason (Pimpinella Anisum)


Latince ismi Pimpinella anisum olan anason, maydanozgiller familyasından boyu elli ile altmış santimetre. arasında olan Anavatanı Doğu Akdeniz olan, bir senelik otsu bir bitki çeşitidir. Gövdesi dik, silindir şeklinde, içi boş, fazla dallı, tüylü ile üstü çizgili bulunan anason, alt yaprak kısmı uzun saplı, oval ya da kalp şeklinde olan bir bitki türüdür. Beyaz renge sahip çiçekleri açar. Genel olarak kırlarda yetişmekle beraber, bahçelerde de yetiştirilebilmektedir. Anason, anason otunun tohumlarından elde edilir. Baharat olarak, toz halinde ya da anason çayı yapılarak tüketilebilir.

Anasonun Yararları
• Mide ile bağırsak gazlarına faydalı gelir,
• Mide bulantısını yatıştırır böylece kusmayı engeller,
• İdrara çıkmayı arttırır,
• Adet zamanında düzensizlik yaşayan kişiler için tavsiye edilebilir. Düzenli adet olmaya destek olur. Fakat adet ile hamilelik çağlarında kullanılmaması gerekir.
• İştahsızlığı giderir,
• Anne sütünün artmasına yararı bulunmaktadır,
• Baş ağrılarına ve migren ağrılarına faydalı gelir,
• Zihin yorgunluğuna iyi gelir, sinirleri yatıştırır,
• Uykusuzluk problemi yaşayanlara tavsiye edilir,
• Kalbi güçlendirir,
• Sağlıklı kan dolaşımının gerçekleşmesine fayda sağlar,
• Astım, bronşit ile nefes darlığı çekenler amacıyla ferahlatıcı tesiri bulunmaktadır,
• Öksürüğe faydalı gelir,
• Cinsel gücü arttırır,
• Hazmı kolaylaştırarak şişkinliği engeller,
• Özellikle uykusuzluk problemi yaşayan hemde gaz sorunu yaşayan bebeklerde, gerek gazın rahat atılmasını sağlama gerek de rahatlatarak uyku sorununu giderme yönünde bitkisel tedavi yöntemlerinden bir tanesi olarak kullanılmaktadır,
• Bağırsak solucanları ile kurtları dökmek amacıyla anasonun incir ile beraber aç karnına yenmesi tavsiye edilir,
• Göğüslerin dikleşmesi amacıyla, yarım litre suya on gr. anason katılarak kaynatılır. Oluşturulan sıvıdan günde üç bardak içilmelidir,
• Ağız içi yaraları için, otuz gr. anason 300 gr. suda kaynatılır, on gr. anason için yüz gr. su biçiminde düşünülmelidir. Bu sıvıdan günde bir kaç bardak tüketilebilir,
• Ağız kokusu şikayeti bulunanlar, on gr. anasonu elli gr. suda kaynatarak ağız çalkalama yapabilirler, bunun dışında 250 gr. bal, beş gr. anason ile beş gr. çörek otu karıştırılarak macun durumuna getirilerek bu karışımdan günde bir çorba kaşığı içilirse, ağız kokusu problemine faydalı gelir.


Not : Anason günde beş gr. dan çok alınmamalıdır. Fazlası uzun müddet kullanılırsa, dolaşım sisteminin yavaşlamasına böylece zaman içerisinde bedenin çalışamaz duruma gelmesine sebep olabilir.

21 Ekim 2013 Pazartesi

Aslan Kuyruğu



                Uzunluğu elli santimetre ila yüz santimetre arasında değişkenlik gösteren aslan kuyruğu, botanikte ballıbabagiller familyasının bir çeşitidir. Gövdesi bir silindirden çok köşeli bir yapıya sahiptir. Bunun yanı sıra üstünde hafif tüylülük de gözlemlenir. Bitki alt bölümlerinden başlayarak eşit mesafeyle yapraklar bırakır. Bu Yaprak kısmı tepe kısmına dek boyları kısalmak suretiyle devam eder ve tıpkı bir kule görüntüsü arz eder. Yapraklarının sıralı dizilişi içinde da pembe ile beyaz tonlarda çiçekleri dizili olur. Uzun boylu bir bitki türü olmasına karşın saçak köklere sahiptir. Fakat tabi ki yere daha sıkı tutunabilmek amacıyla bunlara bağlı yan kökleri de bulunmaktadır.

                Aslan kuyruğu ; dalları, çiçekleri ile gövdesiyle 1 bütün olarak deva sektöründe kullanılır. Bunun başlıca nedeni aslan kuyruğu bitkisinin kişi sağlığına çok yararlı nitelikleri içermekte olmasıdır. Tabi ki aslan kuyruğundan tedavi kısmında yararlanan biricik kesim deva alanı değildir. Bitkisel tedavi amacıyla de vazgeçilmez özellikte olan aslan kuyruğu, tam olarak bir şifa kaynağıdır. Bundan ötürü Anadolu’da en fazla tanınan şifalı bitkiler arasında da konum elde etmektedir.  

                Aslan kuyruğu yararları, kişinin sağlığı açısında fazla yönlü olarak hizmet vermektedir. Sağlığımızı pek çok açıdan korumamızı sağlayan bu yararlardan bir kısmı ;  

• Kalp krizi tehlikesini azaltması,
• Adet dönemlerinin düzene sokulmasına destek olması,
• Pek fazla kimyevi depresyon ilacı yerine kullanılabilmesi,
• Kalp ritminin istikrarını sağlaması,
• Ağız kokusunun giderilmesine destek olması, Bedenin ter atmasını kolaylaştırması,
• Dalağın sıhhatli çalışmasına katkıda bulunuyor olması,
• Astım ile onun getirisi nefes darlığına karşı tesirli olması,
• Ağız yaralarının iyileşme sürecini hızlandırması,
• Yüksek ateş anında düşürücü tesiri bulunuyor olması halinde listelenebilir.  

                Aslan kuyruğunun kurutulması yoluyla çayı elde edilebilmektedir. Bunun yanı sıra türlü karışımlar ile macunu da yapılmaktadır. Çayının kullanılması, günlük 3 öğün esnasında her öğünde 1 fincan olarak kâfidir. Aslan kuyruğunun kurusundan çay elde etmek yanı sıra, otu toz durumuna getirerek türlü gıdalara katılması vasıtasıyla da pek çok faydasından yararlanılabilir. Fakat bütün bunlardan farklı olarak, bitkiyle çıplak elle uğraşılmaması gereklidir. Çünkü mayasıl denen cilt rahatsızlığını tetikleyici etkileri vardır.

15 Ekim 2013 Salı

Adam Otu (Mandragora)




Adam otu, kökleri insana akla getiren, yaprağı geniş bulunan, kazık köklü, çiçekleri mor bulunan, kokusu kötü olan, otsu bir bitki türüdür ve bunun dışında da zehirlidir.

            Adam bitkisi otunun yapraklarının kurutulmasıyla elde edilen toz, daha sonra yetiştirilmektedir. İstenirse krem şekline getirelerek, mayasıl rahatsızlığına karşı kullanılabilmektedir. İstenirse de ağrı giderici hemde rahatlatıcı tesirinden ötürü adam otu çayı yapılarak da kullanılmaktadır. Zehirli bir bitki türüdür ki çok dikkat edilmesi gerekmektedir. Adam otundan zehirlenilirse Ciltte meydana gelen kızarma, ağızda meydana gelen kuruluk, uyuma arzusu, düş görme, huzursuzluk benzeri ruhsal durumun oluşması ile nefes darlığı benzeri semptomlar görülmeye başlanacaktır. Bundan dolayıdır ki bu bitki türü kullanılırken, bilir kişi hekimlerin gözetiminde kullanılmasını sizlere tavsiye ediyoruz. Bu bitki türü patlıcangiller ailesindendir. Zehirli olmasının sebebi ise bu otun köklerinde hiyosiyaminlerle, skopolamin alkaloidleri taşımasıdır. Gelişigüzel kullanılmaması gerekmektedir ve pek çok sağlık tedavisinde de hala kullanılabilmektedir. Dünya’nın Akdeniz ülkelerinde ile Türkiye’nin ise Ege ile Güney Anadolu kesimlerinde yetişebilmektedir. Özellikle kaya diplerinde, boş sahalarda ve ekili olmayan tarlalarda yer almaktadır. Adam bitkisinin bu adını alması ise tam olarak köklerinin insan şeklinde olmasından kaynaklanır. Sonbahar mevsiminde adam bitkisinin kökleri toprakta dışarıya çıkarılır ve kızgın güneşin altında kurutulur. Güneşin altında kuruyan köke kazınma işlemi yapılarak, toz şekline getirilmeye çalışılır. Bununla da bir arada bu bitki türü, çok güçlü bir kusturucu hemde ishal yapıcı özelliğe sahiptir.

Adam otu faydaları
• İdrar yanmasını önlemeye yarar,
• Bedene güç verir,
• Diş ağrısını önlemeye yarar,
• Ağrıları keser ve uyuşturur,
• Sakinleştirir,
• Halsizlik problemine karşı, dinç olmanızı sağlar,
• Kökü mayasıl rahatsızlığına karşı faydalı gelir,
• Cinsel arzuyu yükseltir,
Adam bitkisi otunun sıvısı ise romatizmal sancılara karşı faydalı gelir.

          Adam bitkisinin kökleri kaynatılarak oluşturulan sıvısı, vücudunuzun ağrılı bölümlerine sürerek, ağrıların hafifletilmesi sağlanabilir. Tentür ve doğal ilaç üretiminde, adam bitkisinin kökünden yararlanılır. Adamotu otunun kökü çok zehirli olabildiğinden ötürü, bu otun çayı içilmemektedir. Şifalı bitkiler içinde bulunan olan adam bitkisinin yardımıyla, seksüel performansınızı kimyevi ilaçlar kullanmak yerine bitkiseltedavi görerek arttıracak hemde partnerinizi daha fazla hoşnut edeceksiniz ki bu da adam otu özellikleri içinde en iyisidir.

10 Ekim 2013 Perşembe

Ahududu (Rubus idaeus)




Kendine has aroması ve lezzeti ile mutfaklarda çok sık kullanılmakta olan bir meyve olan ahududu aslında pek çok insanın bilmediği olağanüstü etkiye sahiptir. Frambuaz olarak ta tanınmakta olan ahududu meyvesi yurdumuzda de yetiştiği için öteki şifalı bitkiler ile karşılaştırıldığında daha makul bir fiyata sahiptir. Kırmızı bir dut görünümüne sahip olan bu sihirli bitki türü meyve olarak yenilebileceği gibi aynı sürede reçeli yapılmakta hemde kurutulup çay olarak da tüketilebilmektedir.

Ahududunun yararları pek fazla olup bitkisel tedavi yöntemlerinde en fazla kullanılanların başında yer elde etmektedir. İşte onlardan bir kısmı ;

• Vücutta birikmekte olan toksin maddelerin çok kısa süreçte dışarıda atılmasına destek olur.
• Kirli kanın temizlenmesine destek olur.
• Yüksek enerji barındıran yapısı ile ahududu tüketen şahısa enerji verir.
• İçerisinde barındırdığı etken maddeler yardımıyla bedende yükselen ateşin düşmesini sağlar. Ama ateş yükselmesi bir rahatsızlık belirtisi olduğu için ateş düştükten sonra yine de doktora gidilmesi hemde ateş yükselmesinin sebebinin belirlenmesi tavsiye edilir.
Ahududu fazla demir içeren yapısı ile bedende kan üretimini destekler ve bu etkisi yardımıyla kansızlığı engeller.
• İçerisinde çok fazla ölçüde A vitamini barındırdığı için göz bozukluğu bulunan İnsanların sürekli olarak kullanması tavsiye edilir. Ahududu bu etkisi yardımıyla körlüğü engeller.
Frambuaz yani ahududu meyvesi diyabet rahatsızlığını önlemesinin yanı sıra diyabet hastalarının değerlerinin kontrol altında tutulmasına da destek olur. Fakat diyabet rahatsızlığı bulunan İnsanların bu meyveyi taze olarak sınırlı ölçüde tüketmeleri tavsiye edilir.
• İdrar söktürücü etkisi yardımıyla bedende birikmiş olan fazla ödemin tahliye edilmesini sağlar.
• Bağırsakları çalıştıran etken maddelere sahip olduğu için kabızlığa yararlı gelir.
• Romatizma rahatsızlığı olan kişiler sürekli olarak tüketirlerse rahatsızlıklarına karşı çok yararlı geldiğini fark edeceklerdir.
• Ahududunun bir öteki yararı da boğaz rahatsızlıklarına ile diş eti iltihaplarına uygun gelmesidir. Bunun için Ahududu kurusu kaynatıldıktan sonra daha sonra ılınan suyunda ağız çalkalama yapılması yeterlidir. Tekrar kaynayan suyun buharına gözün tutulması durumunda göz nezlesinin tedavi olmasına başarılı yararları vardır.

                Ahududu meyvesi aynı sürede yüz bakımında kullanılır. Günümüzde piyasada satışı yapılan pek çok pahalı deri sıkılaştırıcı merhem incelemesi yapıldığında içeriğinde ahududu otu barındırdığı bulunur. Ahududun meyveleri ezilip püre şekline getirildikten sonra yüze sürülür ve biraz beklendikten sonra ılık su ile yıkanırsa cildi sıkılaştırır.

7 Ekim 2013 Pazartesi

Ahlat (Pyrus Elaegrifolia)


                Ahlat ağacı , yabani olarak yetişebilen ve Gülgiller familyasından olan bir ağaçtır. Çakal armudu olarak da tanınan bu yabani armut, her koşulda yetişebilir. Ormanlık Bölgelerde daha yaygın bir biçimde bulunmaktadır. Bulundukları bölgenin niteliklerine göre beş ile dokuz metre arasında büyüyebilmektedir. Karakteristik etkisi ise kısaca bir ağaç çeşidi olmasıdır. Ağlat ağacı Yaprak kısmı yaygın olarak dar, kısaca, tüylü ve gri renge sahiptir. Son baharda çiçek açan bu ağacın meyveleri yaz aylarında ise olgunlaşmaktadır. Ahlat ağacı genel nitelikleri içinde meyvelerinin çok tüketiminin kabız yapmasıdır. Ahlat ağacına armut aşısı yapılarak normal armut üretimi de yapılabilmektedir. Ahlatın en değerli nitelikleri içinde zehirli haşere sokmasında filizlerinin kullanılabilmesidir. Ahlat meyvesinin içerisinde kişi sağlığı bakımından çok yararlı olan pektin, vitamin C ve vitamin B1 bulunmaktadır.  

Ahlatın Faydaları

• İdrar yollarındaki iltihabı kurutur,
• Vücuttaki zarar verici maddelerin tahliye edilmesini sağlar,
• Sinirsel hastalıklara ve gerginliğine faydalı gelir
• İdrar söktürür,
• İshali durdurur,
• Kalbi korur hemde kuvvetlendirir,
• Zehirli hayvan ile haşarat sokmasında zehrin tesirini imha eder.

                Ahlat ağacının meyveleri denli yaprakları da çok yararlı hemde şifalıdır. Ahlat yapraklarından kaynatılarak elde edilen çay idrar yolları iltihabı ve enfeksiyonunu kısa süreçte tedavi eder. Ahlat yani yaban armudu diyare tedavisinde çok faydalıdır. Ahlat sıcak suda kaynatılır ve bu su içilirse ishali kısa zamanda durdurmaktadır. Aynı sürede zehirli haşere sokmalarında zehri etkisiz duruma getirir. Bunun amacıyla ahlat ağacının filizleri havanda dövülerek lapa şekline getirilir. Böceğin ısırdığı yere lapa durumunda konur ve temiz bir bezle bağlanır. Kısa süreçte böceğin soktuğu yerdeki ağrı ile şişlik iner. Ahlat, belirli bir ölçüde sürekli tüketildiğinde kalp rahatsızlıklarını tedavi eder. Bitkisel tedavi bakımından ahlat çok önem arz etmektedir. Ancak ahlat tüketiminin de spesifik miktarlarda sınırlandırılması gerekmektedir. Başta aç karnına yenmemeli hemde çok tüketilmemelidir. Ahlat meyvesi kadar ağlan ağacının yaprak kısmı da harika etkiye sahip şifalı bitkiler içerisindedir. Yaprakları ile filizlerinden elde edilen lapalar deri rahatsızlıklarına ve zehirli haşere sokma iyileşmesinde çok etkin rol oynar. Böbrek hastalıkları buna bağlı olarak idrar yolu iltihabına etkin rol oynar. Ahlatın meyvelerini taze olarak tüketebileceğini gibi kurutarak da kullanabilirsiniz.

3 Ekim 2013 Perşembe

Altın Başak Otunun Yararları


       Altınbaşak otu, bileşikgiller grubunun otsu nitelik gösteren bir üyesidir. Adındaki altın vurgusunu, çiçeklerinin naturel rengine borçludur. Mesane bitkisi, böbrek bitkisi, altın asa adlarıyla bilindiği yöreler de bulunmaktadır. Farklı özelliklerde tahmini 100’den çok çeşidi vardır. Yeryüzü üstünde ilk rastlandığı coğrafya Kanada çevresi olarak bilinmektedir. Anavatanından evvel Avrupa’ya, oradan da Anadolu topraklarına getirildiği düşünülmektedir.

         Altınbaşak bitkisi, sıkça 60 - 80 santimetre dolaylarında bir uzunluğa ulaşabilir. Birçok türünde dik biçimde rastlanan gövdesi tipik bir vazo otu görüntüsü arz eder. Genel Olarak gövdesinin orta kısmından itibaren tepesine dek demetler durumunda sarı çiçekleri bulunmaktadır. Bu çiçeklerin yetiştiği kısımlarda bir nebze dallanma görülebilir. Otsu olmasına karşın çok senelik bir bitki türüdür. Çiçekleri yaz ortalarından başlayarak ekim başına kadar toplanabilmektedir.

         Çoğu vakit orman kıyılarında, çayırlı yerlerde kendi kendine yetişmiş durumda rastlanır. Anadolu’nun şifalı bitkiler kültüründe de olabildiğince tanınmış olan altınbaşak bitkisi, başta faydalarıyla pek çok yerde kişi sağlığına hizmet etmektedir. Fazla değerli bir bitkisel tedavi enstrümanı olan altınbaşak bitkisi, özellikle boşaltım sistemine yararlı yapısıyla tam olarak bir şifa kaynağıdır. Altınbaşak otunun faydaları hususunda bir kaç özellik sayılması icap ederse bunlar ;

• İdrar söktürücü oluşu,
• Kandaki toksinleri atıcı etkisi,
• Böbrek taşı düşürmeye destek oluşu,
• Boşaltım yollarındaki iltihaplara karşı tesirli oluşu,
• Bağırsak hastalıklarında ferahlatıcı etkisi,
• Yaraların tedavi sürecini hızlandırıcı olması,
• Tansiyon azaltıcı tesiri,
• Uykusuzluk problemine yararlı oluşu,
• Romatizma ile varis sorunlarına faydalı gelmesi biçiminde listelenebilir.

          Hasat zamanında yani yaz ortası ile ekim başı arasında toplanan çiçekleri, isteğe göre kuru ya da yaş kullanılabilmektedir. Kuru Ya da yaş haldeyken çayı yapılarak tüketilebilir. Başta içsel hastalıklara etkimesi bakımından bu biçimde tüketimi uygundur. Fakat kurutulmuş çiçekleri toz şekline getirilmek vasıtasıyla farklı yaralara da sürülebilmektedir. Bu yolla da üst tarafta söylediğimiz yaraların tedavi olmasını hızlandırıcı özelliğinden istifade edilebilir.

          Tüm bunların yanı sıra hatırlatmak gerekmektedir ki ; her ne kadar böbrek, mesane, idrar gibi boşaltım problemlerine çözümler sunsa da, kronik böbrek hastalığı bulunanların, altınbaşak otu ürünlerini Kesinlikle bir hekim gözetiminde kullanması gereklidir.