21 Ocak 2014 Salı

Aynısafa


Aynı safa papatyagiller ailesinden tüylü yaprakları olan sarı, turuncu ya da bordo renge sahip papatya görünümlü, katmerli Yaprak kısmı bulunan bir bitki türüdür. Toplum içinde, altıncık, gecesefası, öküzgözü, bahçe sefası benzeri adlarla de bilinmektedir. Yurdumuzda olabildiğince çok yetiştirilmekte olup, kimi yörelerde de yabani olarak ta yetişebilmektedir. Toprak seçmeyen bu bitki türü, olabildiğince çok güneş ister. Yeterli güneş aldığında sonbahar sonuna dek çiçeklerini açar. Güneşin en tepede olduğu sıcak aralıklarda toplanır böylece gölgede kurutulur. Hava almayacak biçimde saklanır. Aynısafa gerek süs otu olarak, gerek de bitkisel tedavi gayesiyle yetişmektedir. Uzunluğu yarım metreye dek uzayan bitki türü, bir senelik yaşama sahiptir. Toplum içinde yağmur işaretçisi olarak isimlendirilen aynısafa akşam çiçeklerini kapatıyorsa yağmurun yağacağına işaret eder. Otun tamamından bitkisel tedavi amacıyla faydalanılır. Dâhili hemde harici olarak, çay, tentür, krem yapılarak kullanılmaktadır. Bileşiminde karotin, neolikopin, sitroksantin, likopin, flavohrom, hrintemaksantin, eterik yağlar, reçineler ile meyve asitleri vardır.

Aynısafa faydaları şunlardır ;

·         Çayı kan temizleyici özelliğe sahip olduğu nedeniyle, başta mikroplu sarılıkta etkin rol oynar. Bu nedenle karaciğere çok yararlı şifalı bitkiler içerisindedir.
·         Mide ile onikiparmak bağırsağı kusurlarında etkin rol oynar. Başta mide krampları, mide ülseri ile etli bağırsak iltihabında çok yararlıdır.
·         Ayak mantarlarında tedavi edicidir. Cilt lekelerinde sürülmesi, lekeleri yok eder. Bütün cilt yaralarında, isiliklerde etkin rol oynar. Tinea ismi verilen cilt rahatsızlığının tedavisi amacı ile kullanılmaktadır.
·         Ağız yaralarında ve sivilcelerde iyileşme edicidir.
·         Varislerde, yanıklarda, yaralarda merhemi tedavi zamanını kısaltır. Egzamalarda olabildiğince etkin rol oynar.
·         Hastalıkların meydana getirdiği kaşıntıları giderir. Gözlerde meydana gelen arpacık benzeri iltihabi oluşumlarda çayla pansuman edilmesi yararlıdır.
·         Hemoroitler de, burun kanamalarında kan akışını bitirmek amacıyla kullanılmaktadır.
·         Safra kesesi hastalıklarına faydalı gelir.
·         Regl ağrısını yok edici, idrar çıkartıcı etkisi bulunmaktadır.
·         Ödem çözücü etkisi bulunmaktadır.
·         Kanser tedavilerinde uygulanan radyoterapi tedavisinin yarattığı negatif ağrıları hemde kızarıklıkları gidermekte etkin rol oynar.
·         Banyo suyuna katılması sinirler amacıyla etkin rol oynar.


              Aynısafa çayı olarak tüketileceği vakit kaynatılmadan, demlenerek hazırlanması uygundur. Şifalı bitkiler içinde olabildiğince değerli bir yere sahip bulunan aynısafa, bilinmekte olan bir yan etkiye sahip değildir. Buna karşın bir bilir kişi gözetiminde tüketilmesi tavsiye edilir.

2 Ocak 2014 Perşembe

Ayı Üzümü



Ayı üzümü fundagiller ailesinden ılıman bölgelerde de yetişebilen, ana yurdu Kuzey Yarımküre olan üzümsü bir bitki türüdür. Yurdumuzda farklı yörelerde yetişebilen ayı üzümü, çalı üzümü, yaban mersini, kaskanaka, çalı çiçeği, ligarba, likapa, mosi, köpek üzümü, cırtlık çileği benzeri adlarla de tanınmaktadır. Tanınan elli denli çeşidi bulunmaktadır. Meyveleri kan kırmızıya benzer, ekşi içinde sert çekirdeği bulunan bir bitki türüdür. Meyveleri ayılar tarafından çok sevilir. Ayı üzümü içinde türlü organik asitler, tanen, triperten türevler, flavonoler, fenol glikozitler, reçine, vitaminler ile mineraller vardır.

Maki türünde, Kısa boylu bir bitki çeşiti olan ayı üzümü nemli ortamları sever hemde her sezon yeşil kalır. Her ne denli kendi kendine yetişse de, kimi yörelerde toplu üretimi de yapılmaktadır. Şifalı bitkiler kategorisinde olabildiğince kıymetli bir yere sahip bulunan ayı üzümü ilaç sanayisinde de kullanılır. Gerek meyvelerinden, gerek de kalın yapraklarından bitkisel tedavi kısmında faydalanılır. Meyveleri aynı sürede reçel ile pekmez imalinde kullanılmaktadır. Meyvelerin içeriği olabildiğince çok su ile karbonhidrat içerir, bu sebeple diyabet hastaları için sakıncalı olabilir.

Ayı üzümünün yararları şu şekilde listelenebilir, 

• Kalp krizi tehlikesini azaltır.
• Kolesterolü düşürür.
• Göz hastalıklarında yararlıdır.
• Mikrop öldürücü tesiri nedeniyle, idrar yolları, böbrek ve mesanedeki iltihapları giderir. • Gece işemelerine etkin rol oynar.
• Kabız edici bir bitki türüdür.
• Kanı arıtır, toksinleri atar.
• Prostat büyümesini engeller.
• Anti kansorejen tesiri bulunmaktadır.
• Tedavi edici, antiseptik, tahriş öneyici nitelikleri bulunmaktadır.


İyileştiren tesiri ayı üzümü çayı yapılarak ve dıştan bakteri öldürücü tesiri nedeniyle yaraları temizlemek amacıyla kullanılmaktadır. Ayı üzümü çayı yapraklar kaynatılmadan, demlenerek yapılması gerekmektedir, çünkü içerisindeki tanin nedeniyle bulantı ile kusmaya neden olur. Kaçkar dağlarında da yapılan çay, Sapanca çayı olarak anılır. Hamilelere, süt veren bayanlara ile Ufak çocuklara önerilmemektedir. Öteki otlar gibi bilir kişi gözetiminde tüketilmesi tavsiye edilir. Bitkisel tedavi sürecinde ayrı ürünlerle harmanlanıp çay karışımları yapmak vasıtasıyla de kullanılmaktadır. Ayıüzümü yaprağı bir haftadan çok kullanılmaması gerekir. İçerisinde Bulunan tanin ile hidrokinon nedeniyle karaciğer, mide ile böbrekleri tahriş edebilir. Dikkatli kullanılmasında yarar bulunur.

12 Aralık 2013 Perşembe

Ayçiçeği Yararları



                Ayçiçeği , genel olarak yağ elde edilmek amacıyla yararlanılan yıllık bir bitki türüdür. Ayçiçeği, bileşikgillerdendir. Çiçekleri güneşe doğru bakar bu sebepten ötürü toplum içinde günçiçeği, gündöndü ile günebakan olarak adlandırılmıştır. Ayçiçeğinin ana yurdu Meksika ' dır. Genel yapısı itibariyle ılıman iklim koşullarında yetiştirilen bu bitki türü yurdumuzda da yetişebilmektedir. Ayçiçeği yaprak kısmı ufak, çiçekleri ise sarıdır ve gösterişlidir. Bunun dışında süs otu olarak da kullanılır. Ancak genel olarak yağ bitkisidir. Ayçiçek yağı, asit bakımından düşük hemde sarı renktedir. Bu yağdan yalnızca yemeklik olarak değil aynı sürede sabun, yağlıboya ile margarin üretiminde de kullanılır. Ayçiçeği yurdumuzda Marmara ile Trakya kesimlerinde yetişmektedir. Ayçekirdeği yeryüzünde ve yurdumuzda en çok tüketilen çerezdir.

                Ayçiçeği içinde E vitamini vardır. Bunun dışında tohumlarında öteki bitkilere kıyasla çok ender rastlanan D vitamini de içerir. D vitamini bedende kalsiyum ile fosforun emilimi amacıyla çok önem arz etmektedir. Bunun dışında ayçiçeği K, A ile B vitaminleri bakımından çok zengindir. Pantotenik asit, folik asit ile nikotinik asit içerir. Bütün bu asitler kansızlığı önlemektedir.

                Ayçiçeği şifalı bitkiler içinde çok özel bir bitki türüdür. İçinde protein bulunmaktadır. Bunun dışında İçeriğinde bulunan aminoasitler vücut için çok yararlıdır. Ayçiçeği çekirdekleri tüketilerek de otun faydalarından yararlanmak mümkündür.
               
                Ayçiçeğinin Yararları
• Kalp kaslarının daha iyi çalışmasını sağlar,
• Böbrek fonksiyonlarını tertip eder,
• Dişlerin ve kemiklerin oluşumunda yararlıdır,
• İçerisinde bulunan çinko yaraların çok daha çabuk tedavi olmasını sağlar,
• Bağışıklığı kuvvetlendirir,
• Sivilceleri tedavi eder,
• Süre gelen enfeksiyonu tedavi eder,
• Koku ile tat alma duyularını kuvvetlendirir
• Sperm hareketlerini yükseltir,
• B6 vitamini içerdiğinden kan şekerini azaltır ve bağışıklığa yararlıdır,
• Prostat kanserine karşı koruyucudur,
• Kalp ile damar fonksiyonlarını tertip eder,
• Sinir sistemi için yararlıdır,
• Posalı bir bitki çeşiti olduğundan kanser yapıcı maddelerin bedenden hızlı atılmasını sağlamaktadır.

                Bitkisel tedavi amacıyla Ayçiçeği yağı aynı sürede yanıklar üstünde de etkin rol oynar. Yeni oluşmuş yanık alana sürüldüğü durumda bölgenin su toplamasını engellerken bir yandan da yanık acısını hafifletir. Deri bakımında maskelerin içine eklenerek kullanılmaktadır. İçinde olan E vitamini tenin nemlenmesi bakımından yararlıdır.

26 Kasım 2013 Salı

Avokado (Persea Americana)


avokado

Avokado , yurdu orta Meksika olan , defnegiller ailesine ait tropik bir ağaç ve bu ağacın, armuda benzer şekilli meyvesinin adıdır. Islah edilmemiş rengi siyahtır. Yeşil renge sahip meyvesinin dolgun bölümü kremsi ve sarımsıdır. Ağacı 20 m ‘ye dek büyüyebilir. Meyvenin ağırlığı ise 1 kg’a dek çıkabilir. Ortasındaki tohumu geniştir. Şeklinden dolayı ‘’ timsah armudu ‘’ dendiği de olur.
Orta ve Güney Amerika kıtasında, bu meyveye ait bulgular yüzlerce yıl öncesine uzanır. Avrupa’ da bilinmekte olan en eski kayıtlar 16. – 17. yy’ a aittir. Türkiye’de tanınması 1970’li yıllara rastlar. Amerika’dan Türkiye’ye getirilen, deneme amacıyla dikilen fideler başarılı neticeler vermiştir. Böylece faydalı bitkiler arasındaki yerini kolayca almıştır.
Avokado, bünyesinde fazla ölçüde lipit (yağ) barındırmaktadır. Ama tatlı değildir. Barındırdığı yağ sayesinde vejetaryen mutfaklarda et yerine rahatlıkla kullanılabilmektedir. Besleyici olan bu meyve, taze olarak farklı sos ile salatalarda tercih edilir. Kaşıkla sıyrılarak alınır. Zeytin benzeri çekirdeğinden değil, yapısında bulundurduğu tabi yağ sayesinde, kendisinden yağ elde edilebilen nadir meyvelerdendir. Bu sebeple de avokado yağı, en az zeytinyağı kadar kıymetli doymamış bir yağ çeşitidir. Taze ya da kurutulmuş durumda kaynatıldıktan sonra, demlenerek tüketilen avokado çayı günümüzde sıklıkla kullanılmaktadır. Doğal tedavi amacı ile tüketildiğinde bünyesinde bulundurduğu % 30 oranındaki uçucu yağ yardımıyla çok olumlu neticeler vermiştir.
Avokado Yararları
·         İçeriğinde alfa linolenik asit bulunmaktadır.
·         Avokado meme ve kolon kanserlerine karşı fazla koruma sağlar. Çünkü omega - üç yağ asidinin tedavi etme gücü kuvvetlidir.
·         Yağında olan E vitamini kalp rahatsızlıklarında % otuz tedavi sağlar.
·         Yine E vitaminine bağlı olarak, deri yaralarının ve iltihaplarının tedavi sürecini kısaltır.
·         Cildi dış faktörlere özellikle de güneş ışınlarına karşı korur.
·         Cildin kurumasını engeller.
·         Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
·         Kemoterapi tedavisi sonrası meydana gelen yorgunluğa karşı çok iyi koruyucudur.
·         Kabızlıkta etkin rol oynar.
·         Vücuttaki toksinlerin atılmasını sağlar.
·         Kandaki kötü huylu kolesterolün yükselmesini engeller.
·         Çayının gargarası diş eti tedavisinde kullanılmaktadır.
·         Böbrek ağrısını giderir, taş düşürmeye yardım eder. 

16 Kasım 2013 Cumartesi

Ateş Dikeni (Pyracantha)


            Ateş dikeni güller ailesinde konum alan bir bitki türüdür. Ait olabildiği familyanın nitelikleri yalnızca yapraklarına yansımıştır. Otun geri kalan bölümlerinde familyanın niteliklerine çok fazla rastlanmamaktadır. Ateş dikeni otu bir çeşit çalıdır. Uzunluğu yurdumuzda 3 metreye dek ulaşılabilirken Tayvan ' da altı metrelik çeşitleri gözlemlenmiştir.

            Ateş dikeni çok sık karşımıza çıkan, pek fazla park ile bahçede yetişebilen bir bitki türüdür. Meyveleri başta çocuklar tarafından sevilerek tüketilmektedir. Bir çok park ile bahçeye süs amacıyla dikilmektedir. Bazen de bitkiyle naturel çitler oluşturulmaktadır. Otun yetişmesi amacıyla çok fazla şeye gereksinim bulunmamaktadır. Öyle ki bulunduğu yerde toprak verimliliği dahi aramaz. Yalnızca bol ışık görmesi ile nadir olarak sulanması yeterlidir.

            Yurdumuzda fazla bilinmese de bitkisel tedavi amacıyla kullanılır. Bu konuda yeni yeni araştırmalar yapan türlü kuruluşlar otun yaygınlaşması amacıyla da çalışmaktadır. Şifalı bitkiler içinde şimdilik ismini duyurmamıştır. Aslında kent içlerindeki parklarda dahi yetişebilen otun yararları saymakla bitmeyecek denli çok çeşitliliktedir.

            Ateş dikeni nitelikleri aslında bir çok kişi tarafından bilinmekte olan bir bitki türüdür. Ufak meyvelerinden pek çok kişi yemiştir. İstanbul, Eskişehir, Adana, Aydın ile İzmir, Antalya gibi pek çok yerde belediye politikalarına elverişli olarak dikimi hemde Yetişmesi gerçekleştirilmektedir. Turuncuya yakın ve bazı durumlarda kırmızıya benzer Ufak hemde yumuşak çekirdekli bir bitki türüdür. Meyvesinin tadında ağız uyuşukluğu yapan bir tat vardır.

            Ateş dikeni otunun tüketim alanları içerisinde en çok bilinmekte olan otun çay olarak kullanılabilmesidir. Çok az şahıs tarafından iyileşme gayesiyle bilinmekte olan bu bitki türü çok az kişi tarafından da çay olarak kullanılır. Çayın hazırlanışı yaprak ile meyvelerinin güneşli ve hava alan bir yerde kurutulması işlemiyle başlar. Kurutulan yaprak ile meyveler kaynatılarak tüketilebilir. Bunun dışında direkt çay olarak tüketilebilecek biçimleri de üretilmekte böylece pazarlanmaktadır.

            Ateş Dikeni Yararları
• Yüksek kan basıncı hastalarının öncelikli bitkisel tedavi aracıdır.
• Solunumu rahatlatacak özelliktedir. Çay olarak kullanılması boğazı rahatlatır. Nefes alış verişini kuvvetlendirir.
• Kalp ile damar sağlığı amacıyla yararları bulunmakla beraber bu konuda kesin kanaat vardır.
• Cildin nem oranını düzeltmeye destek olabildiği belirtilmektedir.

• Çeşitli ülkelerde ilaç sanayisinde kullanılmakta olduğu bilinmektedir. Başta Uzak Doğu ülkelerinde hususunda bilimsel araştırmalar yapılmaktadır.

9 Kasım 2013 Cumartesi

At Kuyruğu (Equisetum)


                At kuyruğu otu ılıman iklimi sever ve sulak bölgelerde yetişmektedir. Ayrı Olarak kumlu toprağı sever. Sulak ile ormanın derinliklerinde yetişmektedir. Fazla senelik olan bu otun kökü toprak altında bir metre derine dek iner. Bu otun gövdesi boğumlardan oluşur ve içi de boştur. At kuyruğu Yaprak kısmı dikenlidir, yeşil, kahverengi renklerde olabilir. Genellikle çiçeksiz hemde bir metre yakınlarında olan bu otun yurdumuzda 10 çeşidi yetişmektedir. At kuyruğu yetiştiği alana göre çeşitleri de değişmektedir. At kuyruğu, meyveleri kırmızı renkten siyaha doğru olgunlaştıkça renk değiştirir.

                At kuyruğu toplum içinde tarla atkuyruğu kırkkilit bitkisi, katır kuyruğu, ekli bitki, tilki kuyruğu, zemberek bitkisi, beygir kuyruğu olarak da tanınmaktadır.

                At kuyruğu çayı, mide kanamalarını dindirir böylece engeller. Ayrı olarak idrar söktürücü etkisi bulunan bu çay taş ile kum dökmeye de destek olmaktadır. Nefes darlığı çekenlere birebirdir.

At kuyruğu yararları
• At kuyruğu meyveleri ezilerek krem yapılır. Bu krem deri yaralarına çok yararlıdır,
• Romatizma hastalıklarını giderir,
• Nikris rahatsızlığına faydalı gelir,
• Bayanların adet kanamaları şikayetlerini giderir,
• İdrar sökücü etkisi bulunmaktadır,
• Mide kanamalarını engeller,
• Böbrek kum ve taşlarının atılmasına destek olur,
• Astım ile nefes darlığı sorunlarına yararlıdır,
• Veremi tedavi eder.

                At kuyruğu bitkisel tedavi amacıyla ilk olarak iki avuç at kuyruğu sürgünü üç litre suda bir gün süresince bekletilir. Bu su ile banyo yapılır. Ancak burada dikkat edilmesi gerekli olan nokta bireyin su içerisinde kalmasıdır. Yani böbreklerinin bulunduğu kısma yani göğüs kafesinin altına gelecek biçimde banyoda oturmalıdır. Bu işlem böbrek taşlarının ve kumun kaybına yararlı olmaktadır.


                At kuyruğu çayı böbrek ile karaciğer hastalıklarına yararlıdır. İltihaplı yaralar ile mayasıl kaşıntıları amacıyla faydalı bir tedavi sunar. Kuru yaz sürgünü 2 çay kaşığı bitki beş bardak kaynar suya atılır böylece on beş dakika bekletilir. Bu çay ılık bir biçimde tüketilir. Aynı ölçüde normal suya konularak bir gün bekletilirse tekrar aynı çay elde edilmektedir. Şifalı bitkiler içinde at kuyruğu çayı için bitki haziran ayında sapları toprağa yakın kısmından kesilir ve kurutulur. Yaprak Kısmı gövdesinden ayrılmaya başladığında bitki türü kurumuş demektir.

4 Kasım 2013 Pazartesi

At Kestanesi (Aesculus )


                At Kestanesi (Aesculus ) At kestanesi , damar büzücü böylece tedavi edici özelliğe sahip harika bir bitki türüdür. Başta günümüzde güzellik sektöründe kırışıklık yok edici losyon ile merhem türevlerinde kullanılır. Yurtdışı sıhhat kurumlarınca da onaylanan bir bitki türüdür.

At kestanesinin yararları

• Yüzdeki yaygın gözeneklerin kapatılmasını sağlar,
• Kılcal damarların deri üzerinden görülmesini engeller,
• Damar büzücü tesiri bulunmaktadır,
• Saç kaybına faydalı gelir,
• Romatizma ağrısını hemde kas ağrısını giderir,
• Güneş lekelerini giderir,
• Bayanların göğüslerinin toparlanmasını sağlar,
• Hemoroid iyileşmesinde kullanılır,
• Gevşemiş bulunan boyun ile gıdı derisini sıkılaştırıcı özelliğe sahiptir,
• Varis iyileştirilmesinde etkin rol oynar böylece varis ağrısını gidermektedir,
• Bu bitki türü tende botox etmeni yaratmaktadır,
• At kestanesi içinde yer alan aescin maddesi kılcal damar kanamasını durduran bir enzimdir. Varis çorapları denli etkin rol oynar denebilir.

                At kestanesi çayı ağacın kurutulmuş yapraklarından yapılmaktadır. Bu çay uyku sorunu yaşayanlar amacıyla çok faydalıdır. Bunun Dışında bu çayın ateş azaltıcı etkisi vardır. At kestanesi ham meyveleri kesinlikle ham biçimde kullanılmaması gerekir. Zira bu ürünün içerisinde zehirli bir madde vardır böylece tüketim şekline dikkat edilmediği durumda ağır zehirlenmelere sebep olabilir. At kestanesi yağı elde etmek amacıyla ilk olarak olgunlaşan tohumlardan elde edilen meyveleri toplanır böylece kabuklarından ayrılır. Daha sora bir cam kavanozun yarısı at kestanesiyle doldurulurken öteki bölümü ise saf sızma zeytin yağı ile tamamlanır. Bu karışım başta yaz aylarında yapılmalıdır. Zira tahmini 45 gün süresince bu kavanoz güneşin altında bekletilir ve her gece tam olarak özümsenmesi amacıyla çalkalanır. Bu sürenin sonunda süzülür ve elde edilen yağ cam bir kavanoz ya da şişede serin yerde saklanır. Bitkisel tedavi amacıyla at kestanesi yağı kılcal damar çatlaklarına, göz etrafındaki kırışıklıkların iyileşmesinde hemde boyun bölgesinin sıkılaştırılması amacıyla bir kaç damla sürülerek masaj yapılır. Şifalı bitkiler arasında yer alan at kestanesi düzenli olarak cilt çatlaklarında ile varislerde kullanıldığı sürece çatlakların tekrar düzelmesine böylece varislerin daralmasını sağlar. Bunun maksadıyla bir losyon hazırlamak gereklidir. beş adet at kestanesi ilk olarak rendelenir. 2 bardak suyun içine rendelenen at kestaneleri ile ayrı olarak iki adet at kestanesi ağacının Yaprak kısmı da ilave edilir. Bu karışım yirmi dakika kaynatıldıktan sonra soğuması beklenir ve sonra süzülür. Bu losyon vücuttaki ödeme ve eklem ağrılarına son vermektedir.


                At kestanesi zaman içerisinde mimiklerden kaynaklanan kırışıklara karşı çok tesirli bir bitki türüdür. Bu sebepten ötürü uzun yıllar boyunca kozmetikte kırışıklık yok edici ürünlerde yoğun olarak kullanılır. Ayrı olarak at kestanesi yapılan klinik araştırmalar neticesinde Süreğen Venöz rahatsızlığına çok yararlıdır. Kronik venöz, uzun müddet ayakta kalma neticesinde meydana gelen ödem ile yanma şikayetleridir.